Layer-2 Savaşı Kızıştı: Teşvik Yağmuru Sürdürülebilir mi?
Ethereum ekosisteminde Layer-2 (L2) ağları arasındaki rekabet 2025’te zirveye çıktı. Arbitrum, OP Stack tabanlı Superchain (OP Mainnet, Base, vb.), zkSync, Linea, Scroll, Blast ve daha niceleri; kullanıcı, likidite ve geliştirici çekmek için yüz milyonlarca dolarlık token teşvikleri dağıttı. Peki bu “teşvik yağmuru” gerçekten kalıcı değer yaratıyor mu, yoksa geçici metrik şişirmeleriyle sınırlı bir “kampanya oyununa” mı dönüştü? Bu kapsamlı analizde, kriptomagic.com okuyucuları için güncel verilerle L2 teşvik ekonomisini, maliyet düşüşlerinin etkisini (EIP-4844/Dencun), DAO hazinelerinin sürdürülebilirliğini ve 2026’ya uzanan olası senaryoları inceliyoruz.
Manzara: TVL, adres ve işlem metrikleri hızla büyüdü
Ethereum L2’lerin toplam kilitli değerinde (TVL) 2024’ten 2025’e güçlü bir artış görüldü. Çeşitli veri derlemeleri, L2BEAT referanslı raporların 2025 sonbaharında L2 TVL’nin 40 milyar dolar bandını geçtiğini belirtiyor; ilk beş arasında Arbitrum, Base ve OP Mainnet gibi ağlar yer alıyor. Bu artış, geliştirici teşvikleri, likidite madenciliği turları ve kullanıcı kampanyalarıyla desteklenirken, ağlar arasındaki pazar payı dalgalanmalarının da hızlandığını gösteriyor.
Base’in pazarlama odaklı “Onchain Summer” etkinlikleri gibi geniş kitleli kampanyaları, benzersiz cüzdan sayılarında milyonları bulan katılımla dikkat çekti ve içerik üreticilerine milyonlarca dolar gelir sağladı. Bu, L2’lerin yalnızca teknik ölçekleme değil, aynı zamanda kitle erişimi ve marka stratejileriyle büyüyebileceğini kanıtladı.
Maliyet tarafı: EIP-4844 ile “blob” çağı ve teşviklere etkisi
2024’te aktive edilen Dencun (EIP-4844) yükseltmesi, rollup’ların L1’e veri yazma maliyetlerini “blob” veri alanlarıyla dramatik biçimde düşürdü. Teoride bu, L2 işlem ücretlerini kalıcı olarak aşağı çekerken; ağların kullanıcı kazanımı için token yakıtlı kampanyalara bağımlılığını azaltma potansiyeli taşıyor. Nitekim EIP-4844’ün “calldata yerine blob” yaklaşımıyla veri başına gaz maliyetini büyük oranda aşağı çektiği ve L2 ücretlerini belirgin şekilde düşürdüğü raporlandı.
Daha ucuz blok alanı, kullanıcı tarafında “teşvik gereksinimi”ni tam ortadan kaldırmasa da marjları iyileştiriyor: dApp’ler, airdrop puanları veya likidite çiftleri için daha az “sübvansiyon” ile benzer kullanıcı deneyimini sunabiliyor. Bu da orta-uzun vadede “daha az token yak, daha çok ürün-pazar uyumu” dengesine alan açıyor.
Arbitrum: STIP’ten LTIPP’e — büyük bütçeli teşviklerin bilançosu
Arbitrum, 2023’ten itibaren teşvik yarışı denilince akla ilk gelen ağlardan oldu. Kısa Vadeli Teşvik Programı (STIP) kapsamında onlarca protokole yaklaşık 50 milyon ARB dağıtıldı; ardından backfund ve köprü turlarıyla ek kaynaklar devreye alındı. 2024 başında ise DAO, uzun vadeli tasarım testleri için LTIPP pilotunu onayladı. Bu politikalar, likidite ve kullanım gibi metriklerde hızlı sıçramalar getirse de, “teşvik bitince akış da bitiyor mu?” sorusunu L2 genelinde gündemde tuttu.
Arbitrum örneği, iki kritik ders barındırıyor:
- Hızlı büyüme mümkün, ama dağıtım kalitesi ve seçicilik çok önemli.
- Süreklilik tasarımı şart; programlar, protokol başına hedef KPI’ları ve çıkış stratejilerini netleştirmeli.
Optimism & Superchain: Retro Funding ve “etki = kâr” tezi
Optimism ekosistemi, “Retroactive Public Goods Funding” (Retro Funding) ile teşvik paradigmasını farklılaştırdı. Toplam 850M OP’lik (ayrılan) bir çerçeveyle kamusal fayda yaratanlara geriye dönük ödül yaklaşımı benimsendi; 2024 yazındaki Retro Funding 4 turunda 10M OP dağıtıldı. Bu model, “önce etki yarat, sonra ödülü al” felsefesiyle salt TVL kovalamak yerine kalıcı değer üretimine odaklanıyor. Ayrıca OP Stack ile Superchain vizyonu, Base gibi ağların ölçekli kampanyalarıyla birlikte ekosisteme çarpan etkisi kazandırdı.
Optimism yönetişim forumlarına yansıyan ara değerlendirmelerde, erken dönem OP hibelerinin yüz milyonlarca dolarlık TVL etkisi yarattığı; ancak metrik okumasında özen gerektiği vurgulandı. Bu, teşviklerin “kalite sinyali” ve “ekonomik yapışkanlık” üretip üretmediğini sürekli ölçmenin önemine işaret ediyor.
Base: Pazarlama-ürün dengesinde “örnek olay”
Coinbase destekli Base, geliştirici ve kullanıcı tarafında sezona yayılan kampanyalar, marka işbirlikleri ve içerik üreticisi ekonomisiyle, “salt airdrop puanı” yerine deneyim odaklı bir büyüme kurguladı. Bu yaklaşım, tek atımlık likidite sıçramaları yerine tekrar kullanım ve gelir tabanı için daha umut verici sinyaller üretti. Ayrıca Base’in OP Collective’e sequencer gelir paylaşımı yapısı, zincir ekonomisinin “kamu malı finansmanı” ile bağ kurmasına katkı sağlıyor.
Blast ve “getiri hype”ı: Teşvikler kesilince ne oluyor?
Blast, 2024 başındaki puan ve airdrop mekanikleriyle kısa sürede milyarlarca dolarlık TVL çekti. Ancak airdrop beklentisi sönümlenip getiriler normalize olduğunda, TVL ve aktif adreslerde sert gerilemeler görüldü. Bu durum, teşviklerin kalıcı ürün değerinin yerine konamayacağını ve “kampanya odaklı” şişen metriklerin hızla geri sönebileceğini bir kez daha kanıtladı.
zkSync, Linea, Scroll: Puan ekonomileri, yolculuklar ve airdroplar
ZK tabanlı ağlar ve yeni EVM uyumlu L2’ler, kullanıcıyı zincir üstü görevlerle (quest), puanlarla (LXP, vb.) ve çok turlu airdroplarla ekosisteme bağlamaya çalıştı. zkSync’in 2024’te başlattığı airdrop penceresi ve Linea’nın “Voyage/LXP” modeli; büyümenin “token momenti”ne yığılma riskini taşısa da geliştirici tarafında uygulama sayısını artırdı. Burada kritik soru yine aynı: Airdrop sonrası kullanıcı kalıcılığı.
Sürdürülebilirlik denklemi: Hazine, gelir, maliyet, metrik kalitesi
L2 teşviklerinin sürdürülebilirliğini dört eksende okumak gerekiyor:
- Hazine ve ihraç takvimi: DAO hazinesinde ayrılmış token havuzları (ör. Optimism’in Retro Funding bütçesi) uzun süreli planlama imkânı sağlıyor. Ancak “emisyon hızı” ile piyasa fiyat baskısı arasında hassas bir denge var. Aşırı dağıtım, token ekonomisini erozyona uğratabiliyor.
- Gelir ve maliyet: Dencun sonrasında veri maliyetlerinin düşmesi, sequencer ekonomilerinin marjlarını iyileştiriyor. Bazı OP Stack zincirlerinin Optimism Collective ile gelir paylaşımı yapması, ekosistem-genel kamu malı finansmanını besleyebilir; ancak tek başına bu, teşviklerin boyutunu sürekli taşımaya yetmeyebilir.
- Metrik kalitesi: TVL, aktif adres ve işlem sayıları tek başına yeterli değil. Organik işlem/aktif kullanıcı oranı, tekrar ziyaret sıklığı, U-turn/çapraz köprü hareketleri ve kampanya bitimi sonrası retansiyon gibi göstergeler, kalıcı değeri daha iyi yansıtıyor.
- Protokol çeşitliliği: Teşviklerin yalnızca DEX/likidite havuzlarına akması, “yatay TVL şişmesi” yaratıyor. Ödeme, sosyal, oyun, kurumsal altyapılar, gerçek dünya varlıkları (RWA) ve borç piyasaları gibi çoklu dikeylerde kullanım; ağın gelir tabanını ve kullanıcı yapışkanlığını güçlendiriyor.
Kısa vadede ne işe yarıyor?
- Hedefli, KPI bağlantılı hibeler: Protokollere dağıtılan token’ların; yeni kullanıcı başına maliyet (CAC), aktif cüzdan başına işlem, veya 90-gün retansiyon gibi net KPI’lara bağlanması, verimliliği yükseltiyor. Arbitrum forumlarında STIP/LTIPP değerlendirmelerinde de “dağıtım kalitesi” vurgusunun öne çıktığı görülüyor.
- Geliştirici odaklı retro finansman: Optimism’in Retro Funding çizgisi, “piyasa koşullarından bağımsız fayda” üreten altyapı ve araç geliştiricilerini ayakta tutuyor; bu da uygulama katmanında ölçeklenebilir büyüme sağlıyor.
- Deneyim merkezli kitle kampanyaları: Base’in Onchain Summer gibi içerik-yaratıcı odaklı programları, airdrop spekülasyonundan ziyade kültürel ve ticari kullanım üretmeye daha yatkın.
Orta vadede riskler neler?
- Teşvik şokları: Airdrop sonu veya puan dönemleri bitince yaşanan TVL ve kullanıcı düşüşleri, protokol ekonomilerini olumsuz etkileyebilir (Blast örneği). Bu şokların yönetilmesi için kademeli teşvik azaltımı ve görev/puanların ürün içi faydaya bağlanması kritik.
- Token enflasyonu ve fiyat baskısı: DAO’lar çok hızlı dağıttıkça, ikincil piyasadaki satış baskısı teşviklerin reel değerini hızlıca eritebilir.
- “Kampanya-manyaklığı” sendromu: Kullanıcılar kampanyadan kampanyaya göç ederken, gerçek topluluk inşası ve ürün-pazar uyumu ikinci plana itilebilir.
2026’ya giderken: L2’ler için “akıllı teşvik” reçetesi
- Teşvikleri “iş modeli”ne bağlayın:
- Örn. ödeme/commerce dikeyinde, işlem başına küçük “cashback” yerine partner gelir paylaşımı veya abonelik modeli deneyin.
- NFT/yaratıcı ekonomisi tarafında, içerik üreticisi gelirlerini artıran yarışmalar (Base örneği) salt hacim değil gelirli kullanım yaratıyor.
- Ölçün, öğrenin, iterasyon yapın:
- Her tur için ön-son karşılaştırmalı paneller: organik işlem oranı, 90/180-gün retansiyon, likidite derinliği, “kampanya sonrası kalış” metriği.
- Düşük performanslı programları durdurun; yüksek performanslıları büyütün.
- Retro + ileri besleme karması:
- Retro Funding benzeri “etki sonrası ödül” mekanikleriyle, geliştiricilerin sürdürülebilir değer üretimini teşvik edin.
- Erken aşamada tane tane “ileri besleme” hibeleri verin; başarı KPI’sı tutturuldukça dilimleri açın.
- Kampanyaları ürün deneyiminin parçası yapın:
- Puan/airdrop görevlerini, uygulamanın gerçek değer kurgusuna entegre edin (ör. zincir içi sadakat programı, abonelik puanları, RWA gelir paylaşımı).
- Sırf TVL taşımak yerine günlük kullanım üreten akışları ödüllendirin.
- DAO muhasebesi ve şeffaflık:
- Hangi program kaç kullanıcı, kaç işlem, ne kadar kalıcı TVL getirdi — public dashboard zorunluluğu.
- “Token yakımı” ve “geri alım” gibi mekanizmalarla teşvik enflasyonunu dengelemeyi tartışın.
Sonuç: Yağmur dindiğinde kim ıslak kalacak?
L2’lerin büyük kısmı için 2025, “büyümenin satın alındığı” bir yıl olarak kayda geçti. Fakat Dencun sonrası azalan veri maliyetleri, OP Stack’in gelir paylaşımı ve Superchain ölçeği, kampanya bağımlılığını azaltmaya elverişli bir altyapı sunuyor. Sürdürülebilirlik, teşviklerin kalitesi, hedef-KPI uyumu, retansiyon ve çok-dikeyli kullanım ile mümkün. Arbitrum’un program denemeleri, Optimism’in retro vizyonu, Base’in kültürel-ticari yaklaşımı ve zk tabanlı ağların airdrop stratejileri; 2026’ya girerken akıllı teşvik dönemine evrilmenin yollarını gösteriyor. kriptomagic.com olarak izlememiz gereken temel işaretler net: kampanya bitince kalıcı kalan kullanıcı/işlem oranı, protokol gelir yapışkanlığı ve DAO hazine disiplininin evrimi.